Basketbol Taban Hareketi isimli oluşumla yola çıkan ve başında bulunan Ayberk Yağız Türkiye Basketbol Federasyonu başkanlığına aday oldu.
Yağız, resmi sitelerinden şu açıklamayı yaptı:"Öncelikle Gençlik Spor Müdürlüğü delegelerinden oy istiyorum. Daha doğrusu oylarını her üç aday için de adil şekilde paylaştırmalarını talep ediyorum. Çünkü GSM devletin bir kurumudur ve taraf olamaz. Üç aday da bu devletin yurttaşıdır. Eğer bir aday seçmeleri gerekiyorsa, bizi seçmeliler. Çünkü en genç liste bizde.
Sonra Milli Olimpiyat Komitesi üyelerinden eşit miktarda oy talep ediyorum. Çünkü biz de bu Milletin evladıyız. Askerliğimizi yaptık. Vergilerimizi ödedik.
Sonra Türkiye Spor Yazarları Derneği üyelerinden eşit miktarda oy talep ediyorum. Çünkü biz de Türkiye vatandaşıyız.
Sonra, rakiplerim Harun Erdenay ve Lütfi Arıboğan’dan öncelikle aday olabilmemiz konusunda imza talep ediyoruz. Çünkü her ikisi de asla %15’lik seçim barajının arkasına saklanmaz.
Sonra, reçimde oy verecek aday bulamayan delegelerden oy istiyorum. Türk Basketbolu seçeneksiz değildir. Türk Basketbolu buna layık değildir.
Son olarak da, taraflı tarafsız tüm delegelere sesleniyorum: “Bizler işin doğrusu için, Ardahan’dan Edirne’ye hep birlikte kazanmak için bu işe kalkıştık. Çünkü Türk Basketbolu’na inanıyoruz, kendimize güveniyoruz. Siz de güvenin. Oyunuzu rahatlıkla verin.”
Basketbol Taban Hareketi'nin manifestosu şöyle:
Bizler, Türkiye Basketbolu için proje vaadinde bulunmuyoruz. Çünkü proje gerçekleştirmek Türkiye Basketbol Federasyonu’nun asli görevidir. Bizler Türkiye Basketbolu için bir bakış açısı vaat ediyoruz.
Örneğin “Basketbolu insanlar için, spor insanlarıyla birlikte yöneteceğiz” diyoruz. Çünkü federasyonlar kulüplerden değil, insanlardan oluşur. Oyuncular, hakemler, teknik ve idari ekiplerin mensupları ve diğerleri, ayrı ayrı hakları korunması gereken kişilerdir.
Örneğin Türk Basketbolu için demokrasi vaadinde bulunuyoruz. Federasyon seçimlerinde devlet delegasyonunu 5 kişiyle sınırlı tutmayı ve federasyonu gerçekten özerk hale getirmeyi istiyoruz.
Örneğin seçimlerde aday olabilmek için gerekli olan %15’lik açık imza barajını düşürmeyi vaat ediyoruz. Türkiye’de anti-demokratik olduğu her kesimden tarafından kabul edilen Seçim Kanununda bile baraj kapalı oyla %10’ken, Basketbol Federasyonu seçimlerinde uygulanan açık imzalı barajın %15 olmasına anlam veremiyoruz.
Örneğin kamu kaynağı kullanan, silah, enerji, istihbarat, telekomünikasyon gibi stratejik alımlar yapmayan Türkiye Basketbol Federasyonunun hesaplarında ve anlaşmalarında tam şeffaflık vaat ediyoruz.
Örneğin basketboldaki değerli nice insanın işini ya da pozisyonunu kaybetme korkusu taşımadan yönetime aday olabilmesini istiyoruz. Muhalefete, farklı fikirlere ve sözlere tahammül eden, yaşama ya da çalışma hakkına saygı gösteren bir yönetim tarzı vaat ediyoruz.
Örneğin basketbol camiasının yönetime doğrudan katılabilmesi için, teknolojik imkanları kullanarak alınacak her makro kararda camiaya danışılmasını, atılan her adımın sonuçlarının camiamız tarafından ölçülmesini ve yönetime iletilmesini vaat ediyoruz. Bu kapsamda yönetim seçimlerindeki delege sisteminin pratik gerekçelerini anlıyoruz. Ancak seçimlerde en genç oyuncudan en yaşlı spor yazarına kadar tüm camianın eğiliminin anlaşılması için de gerekli yöntemlerin geliştirileceğini söylüyoruz.
Örneğin alt yapıda ya da üst yapıda başarıyı iki-üç şehre sıkıştırmadan, coğrafi adaletin sağlanmasıyla başarıda ve kazançta kalkınmayı tüm yurda yaymayı amaçlıyoruz. Biliyoruz ki basketbol sadece basketbol değildir. Basketbol yeri geldiğinde terörü, yeri geldiğinde işsizliği, yeri geldiğinde kötü alışkanlıkları bitirebilecek, yeri geldiğinde dış ticaret açığının azalmasını sağlayacak bir yaşam biçimidir.
Üst liglerdeki başarıya endeksli, sporcu ve spor insanlarının pedagojik, fiziksel ve psikolojik gelişimini ikinci plana iten, başarıda coğrafi adaleti yakalayamayan, basketbolu büyüten ama kalkındıramayan, bağımsız oyuncu, hakem ve teknik adam sendikaları kurulmasına ön ayak olmayan, basketbolumuzu yabancı ve devşirme sisteminin dişlilerine teslim eden, alt yapıları spor okullarının ticari metasına haline çeviren, gençleri aileleriyle birlikte okul-spor okulu-dershane üçgeninde perişan eden, kulüpleri daha alt yapılardan itibaren menajerlerin insafına bırakan, üst düzey oyuncu olamayan ya da sportif kariyeri bitmek üzere olan oyuncuları hayatla baş başa bırakan, mevkilere liyakate göre değil, bir takım ilişkilere istinaden atama yapan, federasyon başkanlığını asla bırakılamayacak bir meslek haline getiren, güzide Türkiye basketbol camiasını demokrasi dışı yöntemlerle seçeneksiz ve güdümlü bırakan anlayışa kesinlikle karşıyız.
Geçmiş yönetimlerin kazanımlarını biliyoruz. Miraslarını sahipleniyoruz. Üstüne koyabilmek için heyecanlanıyoruz.
Bize oy verin. Basketbol heyecanımıza ortak olun.
ANADOLU EFES'TEN YENİ BİR BOMBA...
Türkiye Basketbol Ligi 2019-2020 sezonu Puan Durumu
Bostanlıspor'dan ücretsiz basketbol okulu
U18 Erkekler'de Türkiye Şampiyonu Anadolu Efes
Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi 2017-2018 sezonu puan durumu
Antalya'da U14 şampiyonları belli oldu
TBL 2015-2016 Sezonu Puan Durumu
